Kurulacak yeni dünyada yerimizi almalıyız
Yalçın Kocabıyık

Yalçın Kocabıyık

Ne yapmalı?

Kurulacak yeni dünyada yerimizi almalıyız

03 Mayıs 2017 - 01:08

 5 Haziran 1964 ABD Başkanı Johnson, Kıbrıs'a çıkarma yapmaya hazırlanan İnönü'ye bir uyarı mektubu yazarak, ''Türkiye'ye  verdiğimiz silahları asla kullanamazsınız'' diyor.

İnönü o gün Johnson'a verdiği bir yanıtla tarihe geçiyor:

''Yeni bir dünya kurulur,Türkiye de orada yerini alır...''

Ama ne yazık ki küresel emperyalist güçler Türkiye gibi ülkeler için yeni bir dünya kurarak, istedikleri gibi bu güne kadar yönettiler.

''Barış Gönüllüleri'' 1962 yılından itibaren Türkiye'ye gelmeye başladılar.

Komünizmle Mücadele Derneğinin ilkini İzmir'de kurdular.

CIA mensubu Fuller, Fettullah Gülen'i bu örgütlenmelerde kullandı.

Gladyo'ya bağlı istihbaratçılar, ''Solcu yapılarak devşirilen Abdullah Öcalan'a bu günkü PKK Terör Örgütünün temelleri attırıldı.

Ambargolar, iç savaş denemeleri, darbeler, suikastlar, ekonomik krizler, muhtıralar ve terör ile yönetmek için değil adeta yönetilemez hale getirebilmek için her şeyi yaptılar.

Siyaset oyunlarını bu güne kadar hep ABD ve Batı belirledi.

Sonunda da hep onlar kazandı.

Türkiye hep kaybetti.

Yıllarca, ''Irak'ın toprak bütünlüğünden yanayız'' dedik. Ancak ABD'nin planlarına karşı duramadık. 1991 yılında kurulan ''Çekiç Güç''e asker vererek burnumuzun dibinde bir Bölgesel Yönetim oluşmasına destek verdik.

ABD bu Çekiç Güç aracılığı ile PKK ya silah sevkiyatını gerçekleştirdi. 

Bugün de, Kuzey Suriye'de PKK devleti kurmak isteyen ABD, dünyanın dört bir yanında ''Demokrasi'' ve ''Barış'' diyerek çıkarttığı iç savaşlarla geri kalmış veya geri bıraktırılmış az gelişmiş ülkeleri bölüp parçalamaktadır.

Cumhuriyet tarihimizde Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra ilk defa TSK, Suriye sınırımızda kapsamlı bir mücadele yürütülüyor.

Türkiye burada aslında ABD ile savaşıyor.

Jetlerimiz yeni Kandil yapılmak istenen Sincar ve Karaçok'taki PKK kamplarını vurduğunda Amerikan makamları feryat ediyor.

''Türkiye ABD li askerlerin hayatlarını riske soktu, bize harekat haber verilmedi''diye isyan ediyor.

Daha önceleri haber veriyorduk.

Sonra boş dağları taşları bombalıyorduk.

Çünkü müttefikimiz ABD aynı anda PKK terör örgütlerini uyarıyordu, kaçmalarını sağlıyordu.

ABD nin dış politikası başkandan başkana değişmiyeceğini biliyoruz.

11 Eylül 2001 den beri "bu bölgeyei demokrasi getireceğiz" yalanı ile dizayn etmeye çalışan ABD nin Türkiye'de iç savaş çıkarma senaryosu, hala planlarının bir parçası olduğu unutulmamalıdır.

Yani bu topraklar,bu medeniyet gözü dönmüş emperyalist güçlerinin tehdidi altındadır.

Bu nedenle, Türkiye'nin bütün yurtseverleri emperyalizme karşı birleşmelidir.

AB  sevdası da daha önce bir çok kez yazdığım gibi bir rüyadır, bir an önce uyanmalıyız.

Batının getirdiği ağır şartları yerine getirsek de, egemenlik haklarımızı kendi ellerimizle Brüksel'e devretsek de, bütün yükümlülüklerin gereğini fazlasıyla yapsak da Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne almayacaklarını herkesin görmesi gerekir.

Artık ezilmişlikten, çaresizlikten, emperyalist hegemonyadan kurtulmak için baş kaldırmanın zamanıdır.

Demokratikleşme, hayat standardının yükselmesi, siyasetin sivilleşmesi, darbelerin son bulması için ayağa kalkmak zamanıdır.

Batının çıkarlarını önceleyen, bunun dışına çıkamayan, ne derlerse onu yapan bir Türkiye istemiyoruz.

ABD'den izin alarak, Avrupa'dan icazet isteyerek hareket eden bir Türkiye istemiyoruz.

Bu Türkiye'ye hiç yakışmıyordu, Türkiye insanı bunu hiç hak etmiyordu.

Artıok iktidar da, muhalefet de batının güdümüne girmemeli, kurulacak yeni dünyada yerimizi almalıyız.

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar