Beni tanımanızı istedim
Yalçın Kocabıyık

Yalçın Kocabıyık

Ne yapmalı?

Beni tanımanızı istedim

27 Mart 2016 - 18:20

Facebook'ta arkadaşlık yaptığım kişilerin sayısı 5000'i geçince bazılarını arkadaşlıktan çıkardım.

Bu işi yaparken o kadar zorlandım ki,anlatamam.

Çünkü bu sanal alemde neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamak çok zor.

Keşke herkes Facabook'ta göründüğü kadar güzel,,paylaştığı sözler kadar dürüst ve düzgün olsa.

Beş bin arkadaştan sonra beş bin arkadaşım daha olsa ne güzel olurdu. Ancak gerçekte böyle olmuyor. Bundan sonra bana arkadaşlık isteği gönderecek kişilerin beni daha fazla tanımaları, bilmeleri için kendimi anlatmaya çalışacağım.  

Ben, Türkiye'de huzur ve barış içinde,insan gibi yaşamak istiyorum.

Beraber yaşadığım insanları rengine, fiziğine bakmadan sevmek istiyorum.

Dili, dini, nerede doğduğu beni ilgilendirmiyor.

Sevmem için yaratılan olması yeterlidir.

Yaşayan varlıklar, kim olursa mutlu olsun,

Kimse kimseyi aldatmasın,

Kimse kimseyi aşağılamasın, hor görmesin,

Kimse kimseye düşman olmasın, zarar vermesin istedim.

Başka insanların mutlu olması beni de her zaman mutlu etti.

Bunun için hep etrafımdakilerin mutlu olması için çalıştım.

Beni sevmeyen hatta nefret edenler oldu.

Nefret edenlerden asla nefret etmedim.

Çünkü nefret,  nefretle yok edilmez.

Nefretin, sevgiyle, saygıyla yokedileceğini öğrendim.

Öfkeyi sevgiyle, kötülüğü iyilikle, aç gözlülüğü cömertlikle,yalanı gerçekle yenmeye çalıştım.

Her zaman vicdanımın sesine kulak verdim.

Kendimle ve yaşamımla her zaman barışık oldum.

Kendimi eleştirebilecek kadar gerçekçi ve dürüst olmaya çalıştım.

Kendimi her zaman başkalarının yerine koyarak, empati yaptım.

Hoş görülü oldum, her şeye rağmen iyimserliğimi ve iyi niyetimi korudum.

Önce doğruları, gerçekleri araştırdım öğrendim, sonra etrafımdakilere anlatmaya çalıştım.

Düşüncesiz, bilgisiz, kontrolsüz kişilerle hiç muhatap olmadım.

Asla bir salakla tartışmadım (Çünkü bu durumda dışarıdan bakıldığında kimin salak olduğunun anlaşılamıyacağını biliyorum.)

Başkalarının beni nasıl gördüğüne değil, kendimi nasıl gördüğüme önem verdim.

Başkalarının ne söylediğine değil, kendi yaşantıma dikkat ettim.

Sabit fikirli olmadım.

Zaman zaman fikirlerimi değiştirdim.

Bu fikirler benimdi ama ben hiç bir zaman bu fikirlerin esiri olmadım.

Bazıları beni değişmekle suçladılar ama onların asıl telaşı  kendilerini de değiştireceğim korkusu oldu.

Yaşantım boyunca elbisesi kirli olandan değil, düşünceleri kirli olanlardan çekindim.

Yaşantımda kışı hiç bir zaman sevmedim.

Çünkü damı akan evleri, ayakkabısı delik çocukları, ocağı yanmayan anaları, hasta çocuğuna ilaç alamayıp utanan babaları kendimden bilirim.x

Ekmeğini çöpten çıkaranları küçük görmedim,

Kendi kusurlarımı saklayıp,başkalarının kusurlarını yüzlerine hiç vurmadım.

Her zaman yere düşen ekmeği yerden hızla alıp,üç kere öpüp,üç kere başıma koydum.

Yaradanıma hep şükrettim.

Her zaman devletime,bayrağıma,ezanıma sahip çıktım.

Milletimi,vatanımı hep sevdim.

Türkiye Cumhuriyeti'ni bize emanet  eden Mustafa Kemal ATATÜRK ve bu uğurda canlarını feda eden şehitlerimi hiç unutmadım.

Teröre, teröriste Türkiye düşmanlarına her zaman karşı oldum.

Acının, terörün, ölümün ırkı,dili,dini, mezhebi,yeri yurdu,Türkü,,Kürdü olmadığını hep söyledim.

Terörde ölenlerin arkasından, Türkçe,Kürtçe ve Arapça ağıtlar yakılırken.zafer çığlıklarının  İngilizce ve İbranice olduğunun  arkasındaki gerçekleri hep gördüm.

İnsan sevgisi ve Allah korkusu olmayanlar dünyayı yaşanmaz hale getirdiler.

Bu insanlara destek verenlere karşı sessiz ve seyirci kalmadım.

Yaşanan olaylardan siyasi rant elde etmek isteyenlerin hep karşısında oldum.

Her zaman da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve  tehlikeye düşmüş vatanını korumak istemesinden başka suçu olmayan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin, polisimizin yanında oldum.

Her ne kadar sanal paylaşım ağlarında değerlendirecek olsanız da, bundan sonra arkadaş seçerken ben im bu kıstaslara önem vereceğimi bir kez daha sizlerle paylaştım.

Son Yazılar