Milliyetçi Budist Rahiplerin başlattığı sonradan Burma Hükümeti'nin de desteklemesiyle ARAKAN'da yaşayan Müslümanlar katledilmeye başlandı.
Müslümanların yaşadıkları köylerdeki evler yıkılmaya, ticarethanaler yağmalanmaya başlandı, malları yakıldı.
İbadet yaptıkları cami ateşe verildi.
Müslüman erkekler kurşuna dizilirken kadınlar tecavüze uğradı.
Burma ordusunun da katılımıyla tam bir soykırım başlatıldı.
Bu zulümden kaçmak isteyen Arakan'lı Müslümanlar Bengladeş'e sığınmak istediler. Ancak daha öncelerde çok sayıda mültecinin girdiği Bengladeş Hükümeti ülkelerine girmek isteyen Arakanlı Müslümanları kabul etmedi.
Mayınlı sınır bölgelerinden kaçarak Bengladeş'e sığınan Müslüman sayısı 146 bini aştı. Bir yandan bu kaçak göçmenleri sınır dışı etmeye çalışan Bengladeş Hükümeti bir yandan da geriye dönmemeleri için her yeri mayınlarla döşedi.
Şimdi iki soruyu cevaplamamız gerekiyor.
1. Arakan'da neler oluyor?
Arakanlı Müslümanlara neden saldırıyorlar? Bunca zaman orada yaşayan bu insanlar neden katledilmek isteniyor?
2. Bu vahşete,bu katliamlara, bu soykırıma dünya neden sessiz kalıyor?
Bunların cevaplarını bulabilmemiz için bu olayların arka planına bakmak lazım.
Myanmar, Güney Doğu Asya'da Bengal Körfezi'nde yer alıyor. Arakan da burada kıyıda bir eyalet.
Buradan başlayan Çin'e kadar uzanan iki ayrı petrol boru hattının yapıldığı stratejik bir bölge.
Doğalgazın, petrolün Uzakdoğu'ya enerji transeferi yapabilecektek liman kenti burası.
2010 yılında askeri bölge ilan edildikten sonra bu bölgede yaşayan Müslümanlar boşaltılmak istendi. Doğalgaz ve petrol boru hatlarının korunması, güvenlik çemberine alınması gibi gerekçelerle Müslümanlara bu saldırılar ve katliamlar başlatıldı.
Peki bu katlima dünya neden sessiz kalıyor?
Çünkü bahsettiğimiz Arakan Müslümanlarının yaşadığı bu topraklarda kurulan enerji kuruluşlarının başında BP, SHELL, TOTAL gibi İngiliz, Fransız ve ABD şirketleri var.
Buradan menfaat sağlayanlar bir tarafında Batılı emperyalist devletler diğer yanda Çin olunca, dünyadan hiç bir ses çıkmıyor.
Libya'da,Irak'ta, Suriye'de olduğu gibi dünya bir anda sağır ve dilsiz oluyor.
Taşaron Burma Hükümeti'ne yapılan baskılar sonucunda, bunca yıl beraber yaşayan Arakanlı azınlık müslümanların yaşadığı Vilayetin Burma'ya ait olmadığını, bunların ''Bengladeş'ten gelen sığınmacı göçmenler olduğunu'' ilan ettiler.
Son günlerde de saldırılarını artırarak sadece son üç günde, 3 bin Müslümanı katlettiler.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı, ''Myanmar'da yaşanan vahşeti, açıklayacak kelimeler bulamıyorum. Tüm insanlığı Arakan'lı kardeşlerimizin yaşadıklarına karşı duyarlı olmaya ve ellerinden geldiği kadar mazlum Arakan Müslümanlarına yardım elini uzatmaya,onların ihtiyaçlarına destek olmaya çağrıyorum'' demesi ve Papa Frencesco'nun pazar ayininde Arakanlı Müslümanlara destek mesajı yayınlayıp ve onlar için dua etmesi de Dünya kamu oyunu çok fazla etkilemedi.
Türkiye Cumhuriyeti Devlet'nin hem Türkiye'de hem Müslüman aleminde hem de dünya genelinde başlattığı siyasi çözüm ve yardım kampanyaları da desteklenmelidir.
BUHARİ'nin, ''Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona zulüm etmez, haksızlık yapmaz, onu düşmana teslim etmez,müslüman kardeşinin ihtiyacını gideren kimsenin ALLAH da onun ihtiyacını giderir'' uyarısını da unutmamak gerekir.
YORUMLAR