Ordumuz Suriye ve Irak'ta operasyonlar düzenliyor, kara harekatına hazırlanıyor ama ne kadar şaşırtıcıdır ki ülke gündeminde Millet İttifakı'nın adayının kim olacağı tartışılıyor.
Bu gündemi ben uydurmuyorum.
Cumhurbaşkanı bile, en önemli açıklamaları yaparken araya bu soruyu sıkıştırıyor. Oradan esinleniyorum.
Peki,Millet İttifakı'nın adayı kim olacak diye sorulduğunda ortaya atılan isimler kim.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.
Peki bu adaylar için ne söyleniyor.
Yavaş ve İmamoğlu rahat kazanır,
Kılıçdaroğlu kazanamaz..
Hatta, Cumhur İttifakı o kadar ileri gidiyor ki, karşılarında rakip olarak Kılıçdaroğlu'nu görmek istediklerini açıkça dile getiriyorlar.
Daha bugün, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bana sorarsanız Millet İttifakı'nın adayının sınıf arkadaşım olmasını isterim" diyerek Kılıçdaroğlu'na işaret etti.
Sayın Cumhurbaşkanı, mitinglerde, "Kılıçdaroğlu seçimde karşıma çık" diye yükses sesle dillendiriyor bu isteğini.
Peki siyasette, söylenen her söz gerçek isteği yansıtır mı.
Yansıtmaz.
İşte bunun için kimileri için "Siyaset profesörü" derler.
Bazan istemediğin, çekindiğin şeyi söylersin, çok istediğini belirterek.
Amaç o çekindiğin kişinin adaylığını engellemek, buna karar verecekleri, "Bak rakipleri bile bunun aday olmasını istiyor. Kolay lokma" demelerini sağlamak.
Bence en çekindikleri adayı karşılarında görmek istediklerini ulu orta söylüyorlar ki, 6'lı masa etkilensin, "Rakiplerimiz bile bu adayı istiyor" diye onu aday göstermesin..
Peki Millet İttifakı bu oyunu görüyor mu?
Liderler katında görüldüğünden, 6'lı masada bunun böyle de olabileceği varsayımının değerlendirildiğinden eminim.
Ama arada çatlak ses çıkıyor.
Mesela, İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu,bu rakiplerinin bu açıklamalarından etkilenerek, çıkıyor televizyonlarda, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olması durumunda seçimin riske gireceğini söylüyor.
Buna şiddetle karşı çıkanlar da var tabi.
Demokrat Partili Cemal Enginyurt çıkıyor, "Kılıçdaroğlu, kul hakkı yemediği için mi seçime girse kaybeder, milletin hakkını savunduğu için mi kaybeder" diye soruyor.
Hani şu sıralar dünya gündeminde olan futbol için söylenmiş çok anlamlı bir sözdür.
"Futbol sadece futbol değildir..."
Yani ortada oynanan oyundan başka derinlerde başka oyun oynandığı ima edilir.
Siyaset de meydanlarda söylenen sözler değildir. O sözlerin neden söylendiği çok iyi analiz edilmelidir.
O sözlerle, ne niyetlendiği çok önemlidir.
İyi siyasetçi bu niyeti anlayıp ona göre pozisyon alan siyasetçidir.
Ben Millet İttifakı oluşturan 6 Parti liderinin bu açıklamaları çok iyi okuyacaklarından eminim.
Ve bu görüşümden yola çıkarak diyorum ki. Millet İttifakı'nın adayı Cumhur İttifakı'nın "Çok istiyoruz" diyerek engellemeye çalıştığı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olacaktır.
Ben bugünden nedenini de, ismi de verip tarihe bir not düşmüş olayım.
Son Söz: Benim fikrimi merak ediyorsanız Kılıçdaroğlu en doğru ve hak eden aday...
YORUMLAR