GÜZELYALI'DAKİ KULÜBÜMÜZ VE OYUN YASAĞI


Güzelyalı'da bir kahvehanemiz ve bitişiğinde bir kulübümüz var.
Canımız sıkıldığında gider orada hem dostlarla bir araya gelir hem de neredeyse milli sporumuz haline
gelen okey ve pişti oynarız.
Amaç bu oyunları oynarken içtiğimiz çayları birine yüklemekten öte, deşarj olmaktır.
Kimileri oyun oynamaya, kimileri de oynayanları izlemeye gelir.
Oyun oynamayı anladık da izlemek de ne oluyor diyenlere hemen bir kaç örnek vereyim:
Buranın müdavimlerinden Salih'in pişti yaparken attığı sevinç narasını,
Muhterem'in elinde okey taşları dizili ıstakası ile "Bu el de açmaz mı arkadaş" diyerek kahvenin içinde turlamasını,
Kahveyi işleten Sinan'ın, "Sessiz olalım arkadaşlar" diyerek uyarmasını,
Fenerli profesör arkadaşımın, Cim-Bom'a verip veriştirmesini,
En ufak esintide, Sülayman abimizin, "Kapıyı kim açık bıraktı yine" diye serzenişini,
Ümit'in, oyun oynarken "Bu kadar şanssızlık olur mu"  diye yakınmasını,
Doktor Nusret'in, okey oynamadaki becerisini

Herkesin büyük saaygı gösterdiği Kulübün sahibi Hasan abimin ısmarladığı çayı içmenin keyfini, 

Eline okey geldi mi açmayı unutup hep dönen İsmail'in gözü karalığını
İzlemenin tadı anlatılmaz.
Tabi bu insanları kahvede bir araya getiren birbirlerine olan sevgileridir ama onları orada tutan zaman geçirmelerini sağlayan da oynadıkları oyunlardır.
Oraya gelip saatlerce kalmanın amacı oyun olmasa da bu amaca götüren yoldur oyun.
Oyun yoksa kahvehane yoktur.
İç İşleri Bakanlığı'nın korona nedeniyle kapattığı kahvehanelerin oyun oynanmamak kaydı ile açılmasının bir anlamı bu nedenle yoktur.
Dedik ya..
Oyun yoksa kahvehane de yoktur.
İzmir Kahveciler Odası Başkanı İsmail Hakkı Kırdı, bu kararın değiştirilmesi, kahvehanelerde oyunların oynanabilmesi için çok uğraşıyor ama nafile.
Önceki gün Başkan Kırdı'nın facebook'ta yaptığı bir paylaşımının altındaki yorumları okuyunca
Bakanlığın bu konuyu ivedilikle bir kez daha gözden geçirmesine inandım.
Başkan Kırdı, temsil ettiği meslektaşları adına çok dertli. Kahvehanelerin yaklaşık 3 aydır kapalı
olduğunu ve esnafın zor duruma düştüğünü söylüyor.
Kapalı oldukları 3 ay boyunca boşu boşuna elektrik, su ve kira parası ödediklerini, açılma kararı ile
çalışanlara yevmiye dağıtma zorunda olduklarını, elektrik ve su faturalarının doğal olarak artacağını fakat oyun olmadığı için gelen müşteri sayısının çok az olduğunu, bu nedenle kahveci esnafının biteceğini söylüyor Başkan Kırdı.
Kahveye gelenin de, kahveyi çalıştıranın da, kahvecileri temsil edenin de buluştuğu ortak nokta şu:

Oyun yoksa kahvehane yoktur...
Oyunların tekrar serbest bırakılması sadece kahvecileri değil,
Kahveye gitmek amacı sosyalleşmek olanları da çok sevindirecek.
Çünkü onlar için oyun amaç değil araç.
Keyif aracı, rahatlama aracı, stres atma aracı..
Kaveciler içinde gelir aracı tabi.
Bakanlık, kahvecilerin bu haklı serzenişine kulak vermeli...