ERDOĞAN VE YILDIRIM'I KISKANDIM!


NEVZAT DÖNMEZ

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE YILDIRIM'I KISKANDIM

Ben fesat biri değilimdir.
Kimsenin başarısını kıskanmam...
Aksine, itici güç olarak görürüm...
Bir gazeteci olarak yakından takip ettiğim bir zaman sürecinde yaşananlarda,  beğenilerim oldu, takdir ettiklerim oldu, eleştirdiklerim oldu..
Ama hiç kıskançlık duygusu yaşamadım bu süreçte...
Ama önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yeni görevi ile Meclis Başkanı Binali Yıldırım'ı çok kıskandım..
Bu iki siyasetçi yıllardır siyaset sahnesindeler..
Ve bu sahneye çıktıklarından bu yana hiç kaybetmediler..
Bu başarılarını hiç kıskanmadım...
Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi..
Kıskanmadım..
Başbakan oldu kıskanmadım.
Cumhurbaşkanı oldu.. 
Kıskanmadım
Seçimle gelen ilk cumhurbaşkanı oldu...
Kıskanmadım..
Fakat, geçtiğimiz Cuma günü çıktı, 40 yıllık yol arkadaşı Binali Yıldırım'a Devlet Şeref Madalyası verdi...
Çok kıskandım..
Alanı da 
Kıskandım..
Vereni de...
Cumhurbaşkanı'nın Devlet Şeref Madalyası'nı verirken söylediği; "Önce yol arkadaşı sonra yol" sözünü...
Çok kıskandım.
Türkiye Cumhuriyeti'nin son Başbakanı Binali Yıldırım'ın madalyasını alırken Cumhurbaşkanı'na bakışını..
Çok kıskandım..
Birbirlerini yanaklarından öperken...
Çok kıskandım..
İnsan çalışarak,
Mücadele ederek, 
Çıkan tüm engelleri aşarak bir yerlere varabilir, çok şey elde edebilir..
Fakat özellikle herkesin birbirinin kuyusunu kazmaya çalıştığı siyaset arenasında dost kazanmak zordur.
40 yılı birlikte geçireceğin, 
Acı tatlı günlerinde hiç ayrılmayacağın,
Herkesin "Bitti" dediğinde yanında "Hadi hala ayaktayız" diyen, 
Sana gönlünü açan, 
Eli hep elinde olan, 
Senin için korkmadan kendini ateşe atan, bir dostu olması insanın...
Sayın Cumhurbaşkanım..
Bu kez kıskandım sizi..
Muhabbetinizi Allah bozmasın..
Azaltmasın artırsın..
Kasımpaşalı Erdoğan ile Anadolu çelebisi Yıldırım'ın dostluğu herkese örnek olsun..
Bu dostluktan herkesin çıkarması gereken dersler var...
Özellikle bizim İzmir'deki Büyük başkanımız...
Dün, kendisini aday yapsın diye ağzının içine girdiği genel başkanının gitmesi için imza toplatıyor şimdi.
Eyyyy dostluk neredesin..
Biraz da şu büyük başkana uğrasaydın ya....
Ne dedi Cumhurbaşkanı, dinledin mi İzmir'in büyük başkanı:
"Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.
Gözümüzün dilinden anlar,
elimizin sırrını bilirsin.
Namuslu bir kitap gibi güler,
alnımızın terini silersin.
O gider, bu gider, şu gider,
Dostluk, sen yanı başımızda kalırsın..."