Y-CHP nin bazı çağdaş sosyal demokratları, ''Mustafa Kemal ATATÜRK'' dediğimizde, ''Zaman o zaman değil,artık zaman çok değişti. Onu putlaştırmak da doğru değil''derler. Ama köşeye sıkıştıklarında da, ''Atatürk'ün Partisiyiz, Mustafa Kemal'in Askerleriyiz'' demeye başlarlar.
Bunu anlamak mümkün değil.
Y-CHP'nin bu günkü genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 20 Haziran 2014'te Haber Türk'te kendisine sorulan,''Atatürk'ün kurduğu CHP ile bu günkü CHP aynı mı?'' sorusuna, ''Hayır .. Biz 1930'ların CHP'si değiliz, dünya kadar farklılıklarımız var''demişti.
Gerçekten bu farklılıklar Y-CHP yi,Atatürk'ün kurduğu CHP'den uzaklaştırdı mı?
MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in ''CHP, Atatürk'ün izinden gitseydi, MHP'yi kurmazdım''demesi bunu doğruluyor mu?
M.Kemal Rıfkı Atay'ın, ''Babamız Atatürk'' adlı eserinde o dönemin CHP Genel sekreteri Recep Peker'in parti ile ilgili bir vesikayı Atatürk'e imzalatmaya getirdiğinde Atatürk'ün vesikanın üzerine, ''Partim'' yazması üzerine,Peker ''Paşam niçin CHP yazmıyorsunuz ?'' diye sorunca Atatürk, ''Ne bileyim sonuna kadar CHP'nin benim partim olarak kalacağını''diyerek cevap vermesi bu günleri gördüğünü mü gösteriyor.
Gerçekten yeni CHP ile Atatürk'ün CHP'si arasında emperyalizme bakıştan, milliyetçiliğe,
Atatürk, 6 Mart 1922'de TBMM'de, Batı'nın Anadolu üzerindeki planları ve oyunları üzerine yapılan gizli bir toplantıda, ''Topraklarımız üzerinde bir Kürdistan kurmaya çalışanlar var. Bunları bilerek veya bilmiyerek destek verenler, ''Aman Batıyı kızdırmıyalım.onların dümen suyuna gidelim' diyenler hıyanet içindedir'' diyerek adeta kükredi.
Çünkü Atatürk, Batı güdümünde bir Türkiye istemiyordu.
''İleriye gitmek için, insan olmak için mutlaka Batıdan nasihat almak,bütün yapacaklarımızı Avrupa'nın emellerine göre planlamak. Her şeyi Avrupa'dan öğrenmek istemek doğru değildir''diyor ve ''Hangi istiklal, ecnebilerin nasihatı ve planlarıyla yükselmiştir, Tarihte böyle bir örnek yoktur"diye ilave ediyordu.
Bu gün batının peşine katılan, onlarla işbirliği yapan,onlardan işaret bekleyen ve ülkesini onlara şikayet eden siyasetçilere tarihi ders olabilecek şekilde, ''Bu anlayış ve zihniyette olanlar ve bunlara karşı suskun kalanlar da 'Ahlaki zaafiyet'içindedir'' diye sesleniyor.
Atatürk milliydi, yerliydi .
Bütün hayatı emperyalistlerle mücadele etmekle geçirdi.
Din ve dindar düşmanı hiç değildi.
Her zaman milletiyle beraber olur.dertleriyle dertlenirdi.
Vatanperverdi,
Ülkesini sağa sola jurnal edenlere karşı en büyük mücadeleyi o verirdi.
Atatürk, partisi CHP'nin üyelerine de çok önem verirdi.
CHP 4. Kurultayı'nda yaptığı konuşmasında, ''Partimizin halkla bütünleşmesi,tüm yurttaşlara kucak açması,ülkede sosyal ve kültürel bir devrim yarattı.Parti üyelerimiz düşüncelerimizi anlamak,yaymak ve yurtaşlarımızın sevgilerini kazanarak CHP nin başarılı olmasını sağlamışlardır.Ulusa hizmet yolunda bütün varlığı ile çalışan üyelerimiz.Partimizin vazgeçilmez unsurlarıdır''diyerek partinin gerçek sahibi örgütüne ne kadar önem verdiğini göstermiştir.
Şimdi soruyorum milletin efendisi köylüye, Anadolu insanına '' bidon kafa'', ''göbeğini kaşıyan adam'' diyerek aşağılayan.
Ülkede iktidar olmak yerine CHP 'de iktidar olmak için çalışan,
Halkta karşılığı olmayan insanları yönetim koltuklarında oturttan,
Halktan hatta üyelerinden kopan,
Doğu'da.Güney Doğu'da,İç Anadolu'da, Karadeniz'de olmayan,
Bir zamanların köylünün, emekçinin,dar gelirlinin varoşların umudu olan CHP yok artık..
Atatürk'ü kendi siyasi çıkarlarınız için kullanmaktan vazgeçerek,Türkiye'de Adaleti
Bunun için de Gerçek ATATÜRK'ÇÜ ve ATATÜRK gibi devrimci olmanız gerekir.
Bunu aklınızdan çıkarmayın...