Seçimler sonrası


1 Kasım Genel seçiminde Siyasi Partiler değil anlayışlar yarıştı.

Kazanan oldu kaybedenler oldu.Seçim sonuçlarına bakıp kendisi gibi düşünmeyenlere öfkelenip hakaret edenler küçük görenler kızanlar oldu. Bunlar seçim sonralarında hep yaşanmıştır.

27 Mayıs darbesinin hemen ardından Kurucu Meclis ciddi bir yasa taslağı gündeme getirmişlerdi.

''İlkokulu bitiremeyenler oy kullanmasın ilkokul mezunu olanların oyu 1 ortaokulu bitirenlerin 2 liseyi bitirenlerin 3 yüksek okul bitirenlerin oyu da 4 oy sayılsın,''

Bereket kendisini seçkin halkı koyun sayan bu sefil anlayıış yandaş bulamadığı için yasalaşmadı.

Bu düşünceler yenilgi sonrası öfkelenip azgınlaşarak ortaya çıkar. Seçimler sonrası duyulan düş kırıklığı yaşanan umutsuzluk demokrasinin eksikliklerini  sorgulalamayı bırakıp bizzat Atatürk'ün, ''Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletin'dir''dediği demokrasiyi sorguluyoruz.

Halkı sorumlu tutuyoruz. Demokrasi katılmadığın karşı fikre saygı duymaktır.Yoksa verdikleri oydan dolayı onları aşağılama özgürlüğü değildir.

Milyonları aşağılamayı bırakıp becerebiliyorsanız onları anlamayı kazanmayı denemek gerekir.

Çünkü beğenmediğiniz bu halk Bülent Ecevit'in CHP'sine % 44.4 oy verdi.

Daha dün % 60'ı Ak Parti'ye karşı oy kullanmadı mı.Yani burada % 60 halk mı aptal yoksa % 60 oy verdikleri ama bir araya gelip koalisyon hükümetini  kuramıyanlar mı beceriksiz.

Kendi partisinin aldığı oyları değilde başka partinin oylarını düşünen değerlendiren bir siyasi anlayış olamaz.7 Haziran'da % 25 oy alacaksınız sevineceksiniz herkes mutlu olacak 1 Kasım'da % 25 oy alacaksınız üzüleceksiniz herkes mutsuz olacak.Böyle bir tepki olamaz.  

Seçim sonuçlarını görünce, ''Bu nasıl oldu'' sorusuna, ''korku'' denildi ''hile yapıldı'' denildi,  ''bu aptal halk adam olmaz'' denildi.

Başbakanın, ''Evlenmek isteyenler bana gelsin'' sözüne ''karı da veriyorlar'' denildi.

Bu şekilde değerlendirmeler yeni Türkiye'nin sıkıntılarını  bilmemek demektir.

Kaybettik yıkıldık mahvolduk diyerek sızlanmaların bir anlamı yok.

Neden kaybettik deyip oturup düşünmek gerek.

Düştüğün zaman kalkmayı bilmek ve yoluna devam etmek gerekir.                                                                       Bu kızdığın aşağıladığın halkın yerine senin istediğin halkı ithal edemiyeceğimize göre onların anlayacağı dili kullanıp onlara dokunup  sahip çıkıp kazanmamamız gerekmez mi.

Tepkiden çok özeleştiri yapmalı başkasının başarısı kıskanılmamalı halka ve onun değerlerine saygı gösterilmeli halka hakaretten vaz geçilmeli en önemliside seçimlere giderken koalisyon kuracağız diye değil iktidar olacağız diye yola çıkmak gerekir..