Salda Gölü


Yaklaşık 20 yıl önce ilk defa gittiğimde aşık oldum Salda Gölü’ne.

Daha önce adını bile duymamıştım.

Eşim Burdur Yeşilova doğumludur,

Ben de nişanlıyken ailesinin daveti üzerine yola çıktım.

Yeşilova da Salda Gölü’nün bulunduğunu otobüsün gölün kenarından geçtiği sırada öğrendim.

Şaşkınlık içerisindeydim,

Hayatımda böyle bir güzellik görmemiştim,

Sanki masal dünyasından bir fotoğraf gibiydi.

Ogün bu gündür her yaz tatile giderken önce oraya gider 2-3 gün kalırım.

Yazın en sıcak zamanında bile sıcaklık göle girecek kadar güzel ama insanı rahatsız edecek kadar sıcak değildir Salda Gölü'nde,

Geceleri de serindir. Nem oranı sıfırdır neredeyse.

Ortası masmavi, kenarları Türkuaz renginin her tonu olan

Kumsalı bembeyaz ,

Baktığınızda karşısındaki dağların göle yansımasının göründüğü,

Etrafı ormanlarla çevrili,

Dalgasız, çarşaf gibi bir göl ve berrak bir su.  

Yüzerken kendinizi devasa bir havuzda gibi hissediyorsunuz.

Deniz seviyesinden yüksekliği 1140 metre.

Yani her yönüyle Allah’ın bir hediyesi gibidir Yeşilovalılara.

Gölün bazı kenarlarındaki çamurun kalitesini anlatamam.

Bu çamuru saçlar dahil vücudunuza sördüğünüzde vücudu bir şampuan gibi temizliyor,

Saçlar yumuşuyor,

Cilt inanılmaz ferahlıyor.

Bu çamur Muğla Dalyan da bulunan dünyaca ünlü çamur banyosundan daha kaliteli kesinlikle.

Göl suyunun terkibinde magnezyum, soda ve kil bulunması bazı cilt hastalıklarının tedavisinde yararlı sonuçlara sebep oluyor,

Göl suyu sivilcelere iyi geliyor.

Gölün arka kısmında kalan orman örtüsü, keklik, tavşan, tilki, yaban domuzu, göl ise yaban ördeklerine ev sahipliği yapıyor.

Göl içindeki suların çekilmesiyle görülmeye başlayan yedi beyaz ada var.

Bu eşsiz cennet köşesini bir de siz görün derim,

Gidin ve bu güzelliği yaşayın…

Sevgiler…