Ücret kesme cezası, çalışma hayatında sıklıkla ifade edilen, bazen kişinin kendini tehdit altında hissettiğinde araştırılan ancak uygulanması noktasında en çok bilgi eksikliği olan konulardan birisidir ve işçilerin çalışma hayatında şikâyet ettikleri durumlardan biri de ücret kesme cezası. İster yıldırma politikası ister patronun ego tatmini, bazen de sorumsuz bir işçiyi ‘terbiye etmenin yolu' olarak bilinen ücret kesme cezasıyla ilgili tüm bilgileri haberimizden öğrenebilirsiniz.
HANGİ DURUMLARDA ÜCRET KESME CEZASI UYGULANIR
Ücret Kesme Cezası 4857 sayılı İş Kanununun 38. maddesinde düzenlenmiştir. Bir işçiye ücret kesme cezasının uygulanabilmesi için hangi hallerde ücret kesme cezasının verileceği yazılı bir sözleşme ile belirtilmelidir. Yani işe girdiniz sizinle bir iş sözleşmesi yapacaklar. O iş sözleşmenizde hangi durumlarda ücret kesme cezasının uygulanacağı söylenir.
Kanunda “İşveren toplu sözleşme veya iş sözleşmelerinde gösterilmiş olan sebepler dışında işçiye ücret kesme cezası veremez.” Deniyor. Yani, işveren tarafından keyfine göre ücret kesme cezası verilmesi mümkün değil.
MAAŞTAN NE KADAR ÜCRET KESİLEBİLİR?
Ceza olarak yapılacak kesintilerin işçiye derhal sebepleriyle beraber bildirilmesi gerekir. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler, işçinin iki günlük kazancından fazla olamaz. İşçi aynı zamanda, yapılan haksız ücret kesme cezası nedeniyle uğradığı zararı tazmin etme hakkına da sahip olabilir.
KESİLEN ÜCRET NE İÇİN KULLANILIR?
Ayrıca, bu paralar işçilerin eğitimi ve sosyal hizmetleri için kullanılıp harcanmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hesabına Bakanlıkça belirtilecek bankalardan birine, kesildiği tarihten itibaren bir ay içinde yatırılmak zorunda. Her işveren işyerinde bu paraların ayrı bir hesabını da tutmaya mecburdur. İşveren yasaya aykırı olarak sebepsiz yere ücret kesme cezası verirse, usulen idari para cezasına çarptırılabilir.